Edwin Hubble Kimdir
Modern kozmolojinin yaratıcısı olarak tanınan Edwin Hubble, yaptığı keşiflerle 20. yüzyıl gökbilimcileri arasında önemli bir yere sahip bilim insanıdır.
Tam ismi Edwin Powell Hubble olan bilim insanı, 29 Kasım 1889 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde doğdu. Başarılı bir okul hayatının ardından ilk üniversite hayatına girişi, 1906 yılında, Chicago Üniversitesi fizik bölümünde bulunan Robert Millikan isimli nobel ödüllü fizikçinin yanında asistan olarak yaptı. 1910 yılında mezun olmasının ardından ise, ani bir değişiklik ile İngiltere’ye giderek hukuk okuma kararı aldı.
1913 yılında, hukuk bölümünden üç yılın sonunda mezun olan Hubble, ABD’ye dönerek mesleğini yapmaya başladı. Fakat bir yıl geçmeden kariyerinde bir değişiklik daha yaparak, çocukluktan beri hayalini kurduğu astronomi alanında çalışabilmek için Chicago Üniversitesi’ne giriş yaptı.
Edwin Hubble, 1917 yılında eğitimini tamamlamasının ardından California’da bulunan Mount Wilson Gözlemevi‘nde çalışması için davet edildi. Fakat, kariyerine başlayamadan, I. Dünya Savaşı’nın başlaması sebebiyle askerlik yapmak üzere Fransa’ya gitti. 1919 yılında savaşın sonlanmasıyla gözlemevindeki görevine geri dönen Hubble, kozmoloji alanında yapılan çalışmalara dahil oldu. Ve hayatının sonuna kadar Mount Wilson ve Palomar Gözlemevi‘nde yaptığı önemli çalışmaları sürdürdü.
Hubble, hayatının büyük bir bölümünü savaşlar ve keşifler ile geçirmesinin ardından 1953 yılında vefat etti.
Astronomi alanında yaptığı keşiflere ithafen, doğumundan 101 yıl sonrasında uzaya gönderilen teleskoba onun ismi verilmiştir. ( Hubble Uzay Teleskobu )
Başka Galaksiler
20. yüzyılın başlarına kadar evrende sadece tek bir galaksinin var olduğu düşünülüyordu. Daha öncede keşfedilen galaksiler ise, nebula olarak adlandırılıyordu. Ve bunların da Samanyolu içerisinde bulunduklarına inanılıyordu.
Edwin Hubble, gözlemevindeki görevi sırasında Hooker Teleskobu aracılığıyla çekilen fotoğrafları incelerken, o dönem için nebula olarak kabul edilen M31 isimli Andromeda Galaksisi’nin içerisinde bir parlama fark etti. Parlama, “Sefe Değişkeni” ismi verilen bir yıldız türünden geliyordu. Bu tür yıldızlar sabit parlaklıkta değil, sanki titriyormuş gibi görünürler. Ve parlaklıkları karşılaştırılarak, ne kadar mesafede bulundukları ölçülebilir.
Hubble, yaptığı ölçümler sonucunda bu yıldızın 900.000 ışık yılı uzaklıkta olduğunu tahmin edebildi. O dönem Samanyolu’nun ne kadar geniş olduğu bilindiği için, bu mesafedeki bir yıldızın Samanyolu içerisinde olamayacağı kesindi. Araştırma sonuçlarını paylaşan Hubble, bu keşfiyle evrenin sadece Samanyolu’ndan oluşmadığını, başka gezegenlerin de var olduğunu kanıtladı.
Hubble, galaksileri ilk keşfeden kişi olmasının yanı sıra, galaksilerin birbirinden farklı olduğunu söyleyerek, onları görünüşlerine göre ilk sınıflandıran kişidir. Günümüzde galaksileri tanımlamak için kullandığımız; spiral, eliptik ve düzensiz galaksi gibi kavramların yaratıcısıdır.
Ayrıca Hubble, ilerleyen yıllarda, yaptığı çalışmaları derleyerek ulaştığı sonuçta, galaksilerin bize uzaklıklarının sürekli olarak değiştiğini açıkladı. Gözlem yaptığı galaksilerin birçoğunun 50 ile 70 bin kilometre arasındaki bir hızla Samanyolu’dan uzaklaştığını fark etmesi ile, evrenin sabit değil, hareketli olduğunu söylemiştir.